İSTANBUL (AA) - Esenler Belediyesinin bu yıl beşincisini düzenlediği "Esenler Öykü Günleri" kapanış programı ve ödül töreniyle sona erdi.
Dr. Kadir Topbaş Kültür ve Sanat Merkezi'nde gerçekleşen etkinlik bu yıl "Direniş: Gazze" temasıyla düzenlendi. Etkinlikte yazar Yıldız Ramazanoğlu ve Cemal Şakar, "Onur Ödülleri"ne layık görüldü.
Tören, İsrail'in Filistin'e gerçekleştirdiği saldırılar ve kamuoyundaki tepkilere ilişkin hazırlanan video klibin gösterimiyle başladı.
Açılışta konuşan Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu, öykülerin bazen hüznü bazen mutluluğu bazen de insanın iç dünyasındaki muhasebeyi yansıttığını belirterek, bu seneki programın temasının direniş ve Gazze olmasının farklı bir anlam ve sorumluluk yüklediğini söyledi. Göksu, "Her birimizin öyküsünü ve karşılaştığı hikayeleri not ediyor olsak 'insanlığımızdan utandığımız günler' veya 'dünyada insanlığın ayaklar altına alındığı günler' diye bir başlığı olur." diye konuştu.
Göksu, iletişim ve bilgi çağı olarak anılan 21. yüzyılın "apartheidlerin, sıcak savaşların değil kültürel, ticari savaşların yaşanacağı bir yüzyıl" olacağının söylendiğini anlatarak, şunları kaydetti:
"Fakat bu çağın öyküsünü yazanlar bir ad koyarsa 'En çok kanın ve gözyaşının aktığı çağ' diyecek. İnsanlığın gözü önünde, iletişimin maksimum olduğu bir dönemde, bir millete karşı soykırım yapılırken insanlığın sessizliği, bu çağın en büyük öyküsü olacaktır.
Biz Müslümanlar dünyanın neresinde insanlığa karşı bir suç işleniyorsa dinine, diline, ırkına, cinsine, cinsiyetine bakmaksızın karşısında dururuz. Gazze'de iki kat sorumluluğumuz var hem insan hem Müslüman olarak. Üzerimize düşen sorumluluk, insanlarımıza, nesillerimize ve çocuklarımıza insanlığın, insanlık sınavıyla karşı karşıya kaldığını hatırlatmak. Bunu öykü günleriyle kültür ve sanatta başka alanlarda film gösterimleriyle tiyatrolarımızla yapıyoruz. Biz Gazze'yi unutmayacağız ve unutturmayacağız."
- "Bir Filistin vardı, bir Filistin gene var"
AA muhabirine konuşan yazar Yıldız Ramazanoğlu da Gazze ve direniş denildiğinde aklına edebiyat ve sanat geldiğini söyleyerek, "Bu direnişin temel ayaklarından biri. Gazze'ye baktığımızda neredeyse yerle yeksan oldu. Yılların getirdiği işgalle Filistinliler topraklarının neredeyse yüzde doksanını kaybetti. Fakat hala bir Filistin var ve bütün dünyanın vicdanını ayağa kaldırdı." diye konuştu.
Filistin halkının bilinçli olduğunun altını çizen Ramazanoğlu, "Hala bir Filistin olmasının temel sebeplerinden biri, bu halkın sanatçılarının, çizerlerinin, ressamlarının, yazarlarının, şairlerinin, sinemacılarının, belgeselcilerinin kendi halkları hakkında dünyanın diline uygun manada delil toplamış olması. Mahmut Derviş'in şiirinde dediği gibi, 'Bir Filistin vardı, bir Filistin gene var.' Bunu, bu sanatçıların emeğiyle söyleyebiliyoruz. Bu halkın bir an evvel kurtuluşu hepimizin en büyük temennisi." görüşünü paylaştı.
Ramazanoğlu, Filistin için yapılan her şeyin kar olacağını vurgulayarak, sözlerine şöyle devam etti:
"Şu an Filistin için saç teli kadar bir şey yapmak, insanlık adına ve insanın temel değerlerinin kurtuluşu için yapılmış demektir. Filistin için yapılan her şey insanlığın tamamına yapılmış oluyor. Bu çaba da o havuza akıtılan bir çaba. O yüzden tebrik ediyorum. Ödüller çok önemli, çalışmanızın toplamına veriliyor ama hiçbir şeye sevinemediğimiz günlerdeyiz. O yara hep içimizde. Biz bunları konuşurken orada kıyım devam ediyor. Doya doya sevineceğimiz günlere inşallah."
- "Edebiyat dünyayı değiştiremez ama insanı değiştirebilir"
Yazar Cemal Şakar ise "Esenler Öykü Günleri"nin beşinci yılında olduğuna dikkati çekerek, "Biz başlamakta iyiyiz ama sürdürmekte zorlanıyoruz. Öykü günlerinin beşinciye varması sevindirici. Tespit edilen konular, tema ve bu konuları kimlerin layığıyla sunabileceği konusunda yapılan tespitlerin çok isabetli olduğunu düşünüyorum. Çok verimli geçti program." değerlendirmesinde bulundu.
Yazmanın yarına bir şey bırakmak anlamına geldiğini aktaran Şakar, şöyle devam etti:
"Edebiyat dünyayı değiştiremez, böyle bir gücü yok ama insanları değiştirebilir. Bir insanı değiştirdiğinizde onun dünyaya bakışı değişir. Bir yandan bir insana değerek, dünyaya bakışını değiştirirken diğer yandan tarihe tanıklık ediyoruz. Yapılan işler 50, 100, 1000 yıl sonra Gazze'de yaşanan soykırımın ne şekilde yaşandığına dair bırakılmış mektuplar olarak hizmet edecek."
Şakar, ödül için arandığında çok mutlu olduğunu ve şaşırdığını dile getirerek, "Yayın hayatım 43 yılı geçti. Ben kendimi genç bir öykücü olarak görürdüm hep ama 'Onur ödülüne layık görüldünüz.' dendiğinde biraz şaşırdım. Ödüllerin özü iltifat göstermektir. Biz de yıllardır eser veriyoruz ve iltifat görmek istiyoruz. Ödül, bu anlamda manidar. Beklentinizle gösterilen teveccüh örtüşmüş oluyor. Onur ödüllerinin diğer ödüllerden bir farklılığı var. Hayatınızı adadığınız bir şeyin toplamına bu ödül verilmiş oluyor. O açıdan da ayrı bir anlamı var." görüşünü paylaştı.
Bir panelin de gerçekleştirildiği programda Yıldız Ramazanoğlu ve Cemal Şakar'ın biyografilerinin anlatıldığı videolar gösterildi, Bosna Hersekli müzisyen Lejla Jusic mini konser verdi.
Etkinliğe Esenler Kaymakamı Süleyman Özçakıcı, Esenler İlçe Milli Eğitim Müdürü Feyzullah Sert, siyasetçiler, edebiyat ve sanat dünyasından davetliler katıldı.