BRÜKSEL (AA) - Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) Türk Delegasyonu, Türkiye'de 6 Şubat'ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerden sonra farkındalığı artırmak, afete hazırlık ve sonrası için etkili stratejileri tartışmak için Fransa'nın Strazburg kentinde panel düzenledi.
Strazburg'daki Avrupa Konseyi binasında 6 Şubat'taki depremlerden yola çıkarak depreme hazırlık konusunda farkındalığı artırmak, sismik faaliyetlerle ilgili gerçekleri incelemek, deprem afetlerine hazırlık ve sonrasındaki etkili stratejileri tartışmak amacıyla "Yüzyılın felaketinden sonra: Gerçekler, etkiler ve iyileşmede dayanışmanın rolü" başlıklı panel gerçekleştirildi.
Panelin moderatörlüğünü üstlenen AKPM Türk Grubu Başkanı Ahmet Yıldız, afet karşısında devletin gerekli adımları attığını, sivil toplum ve uluslararası dayanışmanın da kritik öneme sahip olduğunu söyledi.
Bu tür bir afetin bir daha yaşanmamasını umduğunu belirten Yıldız, hazırlıklı olmanın, dayanışma içinde hızla karşılık vermenin önemine işaret etti.
Panelde söz alan AKPM Üyesi Prof. Dr. Emine Nur Günay da depremden sonra afetin ilk haftalarında, arama kurtarma çalışmalarına ve hayatta kalanlar için temel ihtiyaçların sağlanmasına odaklanıldığını, hükümetin maddi destek için gerekli adımları attığını dile getirdi.
Yeniden inşa sürecinin zaman alacağının kabul edilmesi gerektiğini kaydeden Günay, "Bu trajediden etkilenenlere yardım etme çabalarımızda ivme kaybetmeyi göze alamayız." dedi.
Günay, Türkiye'nin yeni bir anlayışla şehirleri güvenli ve huzurlu yerleşim birimlerine dönüştürmeye kararlı olduğunun altını çizerek "Ancak aldığımız en önemli ders, bu tür afetlerde afete hazırlık altyapısının ve ulusal koordinasyonun yanı sıra uluslararası işbirliği ve dayanışmanın ne kadar önemli olduğudur." diye konuştu.
- Avrupa Konseyinden "dayanışma" mesajı
AKPM'nin Belçikalı Üyesi Simon Moutquin de depremden sonra Türkiye'ye giderek yazdığı rapora değinerek depremin Avrupa'da son 100 yılda gerçekleşen en büyük doğal afet olduğunun unutulmaması gerektiğini vurguladı.
Hazırladığı raporun, bir son değil başlangıç olduğuna dikkati çeken Moutquin, "Türkiye ile dayanışmayı artırmak zorundayız. Unutmayacağız, unutmamalıyız. Ailesini ve hayatını kaybeden insanlara umut ve başka bir gelecek vermek için birlikte çalışmalıyız." ifadesini kullandı.
- Üniversite öğrencilerine yönelik faaliyetler
Toplum Gönüllüleri Vakfı Genel Müdürü Ayşe Kırımlı, depremin ardından hızla kriz masası kurduklarını, 5 binden fazla gönüllü ile deprem bölgesinde özel destek merkezleri oluşturduklarını anlattı.
Kırımlı, bu merkezleri bölgedeki üniversite öğrencileri için gençlik merkezlerine dönüştürmeyi planladıklarını ifade ederek "Dolayısıyla 'bu bölgede dayanışma içinde olalım' demek istiyorum. Çünkü önümüzde çok uzun ve zorlu bir yol var." değerlendirmesini yaptı.
- Çocuklara yönelik psikolojik destek faaliyetleri
Sosyal girişimci ve SosyalBen Vakfının Kurucusu Ece Çiftçi de deprem sonrasında çocuklara destek sağladıklarını aktararak "Depremden etkilenen öğrenci ve çocukları başkalarına bağımlı hale getirmeden destekleyen her destek sisteminin sürekliliğini ve sürdürülebilirliğini sağlamamız gerekiyor. Çocuklara duygularını doğru kişiye ifade etmeleri için psikolojik güvenli alanlar sağlamamız gerekiyor. Çocukların günlük rutinlerine dönebilmelerini de sağlamalıyız." ifadelerini kullandı.
- Dijital çözümler
RealWorks Global yetkilisi Ayşenur Sarıyer Bulut, dijital çözümlerin hem deprem farkındalığında hem de deprem sonrası kurtarma çalışmalarında hayati bir işlev görebileceğini söyledi.
İnternet, sosyal medya ve mobil teknolojilerin, bilgiyi hızlı ve verimli şekilde yayma ve bireyleri şu anda ihtiyaç duydukları kaynaklara ve hizmetlere bağlama yeteneğine sahip olduğunu vurgulayan Bulut, "Ancak özellikle bu büyüklükteki bir felaketin ardından dijital çözümlerin de istismar edilebileceğini ve kötüye kullanılabileceğini biliyoruz. Bu nedenle doğal afetlerden sonra yanıltıcı bilgilerden kaçınmak için uygun dijital iletişime öncelik vermeliyiz." diye konuştu.
