Genel

Bakan Yumaklı Belgrad Ormanı'nın yapılaşmaya açılacağı iddialarına yanıt verdi:

- "Burası birinci derecede sit alanı, Türkiye'nin göz bebeği bir yer, anladıkları gibi söyleyelim, Belgrad Ormanı'na çivi çakılmasına müsaade etmeyeceğiz" - "Bizim ülkemizde kullandığımız zirai ilaç Avrupa Birliği ortalamasının altındadır"

Abone Ol

ANKARA (AA) - Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Belgrad Ormanı'nın yapılaşmaya açılacağı iddialarına ilişkin, "Burası birinci derecede sit alanı, Türkiye'nin göz bebeği bir yer, anladıkları gibi söyleyelim, Belgrad Ormanı'na çivi çakılmasına müsaade etmeyeceğiz." dedi.

Yumaklı, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığınca başkanlık binasında düzenlenen Kriz İletişimi Çalıştayı'nda konuştu.

Kriz yönetiminde öngörünün çok önemli olduğuna dikkati çeken Yumaklı, bir uygulamayı hayata geçirirken veya kriz olabilecek durumların süreç yönetimlerinde bunu dikkate aldıklarını bildirdi.

Yumaklı, sağlıklı bir kriz yönetimi için iletişim stratejilerinin son derece önemli olduğunu aktararak, "Sürecin sonunda etki analizi yapıyoruz ve bunları raporluyoruz. Bir çalışmayı yaparken asla 'reklam' veya 'PR' odaklı yapmıyoruz. Doğru bilgilendirme hedefiyle adımlarımızı atıyoruz." diye konuştu.

- "Kamuoyu desteğinin yüzde 90'a ulaştığını gördük"

Son dönemde gıdayla ilgili kamuoyunun gündemine gelen konular olduğuna işaret eden Yumaklı, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Biz bu adımları atarken halkımızın doğru bilgilendirilmesini odak noktamız olarak belirledik. Çok şükür ki doğru yolda olduğumuzu görüyoruz. Bize son gelen bilgide kamuoyu desteğinin yüzde 90'a ulaştığını da görmüş olduk. İletişimle alakalı hassas yürütmemiz gereken süreçlerden birisi de yine sahipsiz sokak hayvanları konusu oldu. Yıllardır özellikle büyük şehirlerimizde baş gösteren bir sorundu bu. İlgili bakanlıklarımız, kurumlarımız ve sivil toplum kuruluşlarımızın da desteğiyle yasal düzenleme çıktı, Meclisten geçti, yönetmeliği yayınlanma sürecinde. O da inşallah yayınlandığında bu konuyu ülke gündeminden çıkarmak için önemli bir adım atmış olacağız."

Yumaklı, Bakanlığının "kronik yalanlarla" ilgili mücadelesini sürdürdüğünü anlatarak, şu ifadeleri kullandı:

"'Top 10' listemizde 'saman ithal ediliyor' yalanı vardı, çok şükür bunu artık aştığımızı düşünüyorum. Örneğin, 'tarım bitti' diyorlar, üretim rekorlarını söylüyoruz, arkamıza döndüğümüzde yine 'tarım bitti.' 'Denetim yapılmıyor' deniyor, gıda denetimleri yıllık 1,3 milyon, bu çok önemli bir sayı. 'Ormanları yakıyorlar, yerlerine otel yapıyorlar' deniyor. Diyoruz ki, 'örneği yok, getirin.' Hatta en son 'buğdayları toprağa gömüp yok ettiler, çiftçinin emeğini zayi ettiler' dendi. Bunun teknik bir konu olduğunu anlatana kadar gerçekten akla karayı seçtik. Son günlerde gündemde olan ve kamuoyunu aydınlatmaya gayret ettiğimiz pestisit, yani zirai ilaç konusu var. Bizim sofralarımıza yiyeceğimizi, içeceğimizi getirmek için gecesini gündüzüne katan ve hepimizden farklı bir çaba sarf eden çiftçilerimizi yaralayan bir karalama kampanyası. Bizim ülkemizde kullandığımız zirai ilaç Avrupa Birliği (AB) ortalamasının altındadır. Zirai ilaç kullanımında yüzde 35, bunu azaltmış durumdayız. AB'den dönen Gıda ve Yem İçin Hızlı Uyarı Sistemi (RASFF) bildirimlerinin son 3 yılda aldığımız tedbirlerle yüzde 54 azaldığını belirtmek istiyorum."

- "Belgrad Ormanı'na çivi çakılmasına müsaade etmeyeceğiz"

Bir başka konunun "Belgrad Ormanı'nı yapılaşmaya açacaklar" iddiası olduğunu bildiren Yumaklı, "Burası birinci derecede sit alanı, Türkiye'nin göz bebeği bir yer, anladıkları gibi söyleyelim, Belgrad Ormanı'na çivi çakılmasına müsaade etmeyeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

Yumaklı, vatandaşları doğru bilgilendirmeye devam edeceklerinin altını çizerek, bu konuda infografikler, videolar ve bilgilendirici yayınların yanında "Tarım Cebimde" uygulamasının bulunduğunu söyledi.

- "Anadolu Ajansının Teyit Hattı son derece önemliydi"

Doğru bilginin yayılması için bütün iletişim kanallarını kullanmaya çalıştıklarına işaret eden Yumaklı, şunları kaydetti:

"İletişim Başkanlığımız bu konudaki en büyük destekçimiz oldu. Buradan kendilerine teşekkür ediyorum. Dezenformasyonun yıkıcı etkilerini düşündüğünüzde hızlı müdahale, doğru bilgilendirme her şeyin önüne geçmiş oluyor. Yine Anadolu Ajansının Teyit Hattı son derece önemli. Bazı yalanların yayılmasına çok ciddi set çekti. TRT 1'de 'İddiaların Aksine' programı var. Bu da vatandaşımızı bilgilendirmekle ilgili bir program, bunun geniş kitlelere ulaşmasına da sebep oldu."