İğde ağacı

Abone Ol

Ne dönersin de kahbe felek benim başımda.
Gurbet ellerde can veremem ben sana.
Sağ olurda ben sılama dönersem.
Bir can için minnet etmeme bensanaaa...


Gurbet eller en çok sılanın özlendiği yerlerdir. Hele yalnız başına isen. Çeverende kimin kimsen yoksa. İnsan kendi köyünden bile uzak yakın köylere gidip yaşamak zorunda kaldığı zaman bile kendi toprağını, suyunu, köyünün havasını özler. Ben yurt dışında kalmadım. Ama bütün sıla hasreti olanların acılarını özlemlerini dinleyip onlara ortak olmaya çalıştım. Ama yurdumun çeşitli yerlerinde görev yaptım. Oraları ve yaşantılarını izledim. Genede kendi köyümü özlediğim günler oldu.

Köydeki evimizin önünde bir iğde ağacı vardı.

Onun yanında da ocakta yakılan külleri döktüğümüz küllüğümüz vardı. Her köye vardığımda küllüğü görürdüm. İşte o zaman köyüme vardığımı anlar hasret gidrirdim. Hep o küllüğümüz aklıma gelirdi. O küllükte sıla hasretimi giderir mutlu olurdum. Halada öyledir ama artık o küllüğümüz yok.

Ayrıca iğde ağacımızda yok.

O sevdiklerimiz anam babam gibi kayboldular. Halada o sıla özlemlerim olan yurdumuzun belirtileri olan iğde ağacını ve küllüğümüzü özler dururum.

Yaşam devam ediyor.

Bahçemizdeki asma ağacının üzümlerini toplayıp zevkle yediğimiz günleri unutamam.

Köylerde evlerimizin üzeri toprakla kaplıydı.

Yani toprak dam denirdi.

Duvarları kerpiçti.

Pencereleri küçücüktü.

Her evde birde ambar bulunurdu.

Tarlalardan kaldırdığımız buğday arpa ve diğer ürünlerimizi kış için ambarlara doldururduk. O zamanlar köy kahveleride yoktu. Köye gelen yabancıların yatmaları için köy odaları vardı. Oralara gelen yabancıların ekmeğini ve diğer ihtiyaçlarını karşılardık.

Hatıplar odasının önü biraz genişti.

Orada insanlar buluşur vakit geçirirlerdi. Hal dert konuşurlardı.

Nesli teyzemin topalladığını biliyorum.

Eğer köyden  birinin akşam hayvanlarından birisi gelmezse ona kol karışlatırlar hayvanların yerlerini bilirlerdi.

Ayrıca teyzem kurt ağzı bağalardı.

Kolunu karışlar birşeyler okurdu.

O gece dağda kalan hayvanları kurt yemezdi.

Öyle inanılırdı.

Şimdi o güzellikleri sadece anarak yaşamaya çalışıyor ve özlüyoruz.

Anam rahmeti başiğin arkası gurbettir derdi. Oğlum gelinim torunum geldiler.

Hasret, özlemlerimizi giderdik.

Ama genede gittiler gurbetlere Allah onlara sağlık ve mutluluklar versin.

Hepinize sağlıklar, huzurlar dilerim.