AVRUPA AJANSI (AVA) İNGİLTERE- Londra'daki toplumumuzun eğitim konusundaki başarısızlığı hala kritik bir konudur. Türk dili konuşanlar, şehrin kültürel çeşitliliğine birçok yeni katkıda bulunmalarına rağmen, eğitim başarısını etkileyen özel zorluklarla karşılaşmaktadır. Bu sorunları ele almak amacıyla "Türkçe Konuşan Öğrencileri Güçlendirme, Zorlukları Aşma, Başarıya Ulaşma adlı bir günlük konferans 10 Temmuz 2024 tarihinde Laurel Park okulunda düzenlendi.

Eğitmen Oktay Şahbaz

Konferansın düzenlenmesinde öncü görev alan tecrübeli eğitmen Oktay Şahbaz, 17 yıllık Hackney’deki eğitim deneyimi sonrası, Eylül 2023'te geldiği Enfield ve ayrıca gözlemde bulunduğu Haringey bölgelerinde Türk Dili konuşanların hem tanınmasına dair zorluklara, hem de eğitim ihtiyaçlarının yeterince karşılanmadığına dikkat çekti. Bu eksikleri gidermek için şu an çalıştığı Laurel Park Ortaokulu müdüresi Adele Christofi ile bu konuyu ele alan Şahbaz, bir konferans düzenleyerek eğitmen, belediye temsilcileri ve öğrencileri bir araya getirdi.

Farklı Konuşmacılar, Ortak Hedefler

Konferans, eğitimde eşitlik ve dahil edilme konularında taahhütte bulunan topluluk liderleri, eğitimciler, yerel politikacılar ve paydaşları bir araya getirdi. Katılımcılar tartışmalara katıldı, en iyi uygulamaları paylaştı ve Türk, Kürt ve Kıbrıslı Türk öğrencileri güçlendirmek için stratejileri belirlediler.

Laurel Park Ortaokulu Müdüresi Adele Christofi

Konferansa katılan Adele Christofi (Laurel Park Okulu Müdürü), farklı kökenlere sahip öğrencilere yönelik desteğin önemini vurguladı ve Laurel Park Okulu'ndaki başarılı girişimleri paylaştı. Türkçe konuşan öğrencilerin hem kendi okullarında hem de Haringey ve Enfield'deki okullarda büyük bir sayıya sahip olduğuna dikkat çeken Christofi, böyle bir konferansa önderlik ettikleri için gururlu olduğunu söyledi.

Konferansta ikinci olarak söz alan deneyimli eğitmen ve Laurel Park Okulu yöneticisi Oktay Şahbaz, açılış konuşmasında son yıllarda öğrencilerin son derece zorlu bir dönemle karşılaştıklarını, COVID-19 pandemisinin öğrenciler için çok zor bir dönem olduğuna dikkat çekti. Pandeminin ötesinde, öğrencilerin değişen müfredat, artan akademik baskılar ve artan ruh sağlığı sorunlarıyla baş etmek zorunda kaldıklarını belirten Şahbaz, göçmen öğrenciler için bu zorluklarla beraber, göçmen statüleriyle ilgili ek engellerin de olduğunu ifade etti.

Ingiltere Laurel Park Ortaokulu Müdüresi Adele Christofi

Şahbaz konuşmasının devamında, “Türkçe konuşan öğrenciler, Türk, Kürt, Kıbrıslı Türk ve son zamanlarda Bulgar Türk topluluklarını içerir. Ulusal nüfusun küçük bir yüzdesini oluştursalar da, Enfield ve Haringey’de önemli bir bölümü temsil ederler. Enfield’de Türkçe konuşan topluluklar nüfusun %10’unu oluştururken, Haringey’de bu oran %5’in biraz üzerindedir. Okul çağındaki çocuklar arasında Türkçe, İngilizce’den sonra en çok konuşulan dildir ve Enfield’de %13.7 oranına sahiptir.” diyerek istatistiksel bilgilere dikkat çekti.

Yeni Bir Adım: İlk Türkçe Konuşan Öğrenci Konferansı

Konferansın amacından bahseden Oktay Şahbaz, Türkçe konuşan öğrenciler için ilk defa böyle bir konferans düzenledikleri için gururlu olduklarını dile getirdi. Konferansın amacını da “Türkçe konuşanları ve onun tanımlayıcı özelliklerini tanımak ve Londra’da akademik başarıya ulaşmada karşılaşılan Türkçe konuşan öğrencilerin benzersiz zorluklarını vurgulamaktır” olarak belirten Şahbaz, bu konferansın bir ilk olduğunu vurguladı.

Laurel Park Ortaokulu Londra

Konferansta konuşan Haringey Belediye Başkanı Peray Ahmet, kendi göçmen geçmişi ve eğitimde karşılaştığı sorunlardan bahsederken, etnik kökenli bir politikacı olmasına rağmen zaman zaman önyargılı davranışların hala mevcut olduğunun altını çizdi. Day-Mer, Türk ve Kürt Toplum Merkezi adına konferansa katılan Gülçin Yiğitoğlu ise, yaptığı konuşmada katılımcılara Londra ve İngiltere’de yaşayan Türkçe konuşan toplumun özellikleri ve güncel hayattaki sorunlarından bahsetti. Yiğitoğlu ayrıca toplum sorunları için Day-Mer’in yaptığı eğitim çalışmaları ve bunun yanında belediye ile okullara düşen sorumlulukların altını çizdi.

İngiltere Parlamento Meydanı'nda porsuk avı gösterisi İngiltere Parlamento Meydanı'nda porsuk avı gösterisi

Konferansın en dikkat çeken bölümleri ise öğrenciler Adar Dilberoğlu ve Elina Canbolat’ın konuşmaları oldu. İki başarılı öğrenci, kendi eğitim deneyimlerinden bahsederken, başarı yolunda ailelerinin, okullarının ve kendilerinin neler yaptığı ile ilgili bilgi verdiler. İki öğrenci de böyle bir konferansta yer aldıkları için çok onurlu olduklarını dile getirirken, olanakların ve okuldaki öğretmenlerinin yaklaşımının büyük önem taşıdığının altını çizdiler.

British Alevi Federasyonu Temsilcisi Hasan Bölücek ise en son yapılan nüfus sayımı ile Aleviliğin İngiltere’deki en popüler 6. dini inanç olduğunu belirterek, Alevi inancının temel özelliklerini katılımcılar ile paylaştı. Kuzey Londra’da bazı okulların Alevi eğitimi verdiklerini ve bu okullarda özellikle Alevi öğrencilerin eğitsel başarılarında gözle görülür bir artış olduğunu belirten Bölücek, tüm okulların müfredatlarına Alevi inancını almaları gerektiğinin altını çizdi.

Son konuşmacı ise İngiltere’deki eğitim dünyasında tanınan Tony Hartney oldu. Tony Hartney, CBE, eğitim dünyasında seçkin bir figür olarak tanınmaktadır. 1999'da başlayan 23 yıllık olağanüstü süre boyunca Gladesmore Community School'daki dönüştürücü liderliğiyle bilinen Hartney, rehberliği altında Gladesmore, Ofsted'den sürekli olarak olağanüstü dereceler alarak, mücadele eden bir kurumdan mükemmelliğin bir işareti haline geldi. Derin etkisi nedeniyle Hartney, 2006'da Britanya İmparatorluk Nişanı (CBE) ile onurlandırıldı. Görev süresinin ötesinde, Hartney, dezavantajlı topluluklardaki eğitim sonuçlarını artırmaya çalıştı.

Tony Hartney konuşmasında okul kültürüne vurgu yaparak, okul yönetimlerinin tüm öğrencilerine başarılı olabilecekleri hissiyatını vermeleri gerektiğini söyledi. Bu anlayışın okulun tüm kademelerinde kendini göstermesi gerektiğini vurgulayan Hartney, ailelerin de bu konuda desteklenmesi gerektiğinin altını çizdi. Hartney, ayrıca toplumları tanımanın ve özelliklerini bilmenin önemli bir araç olduğunu söyleyerek, ailelerin okul topluluğuna katkı sunması için davet edilip desteklenmesi gerektiğini belirtti. Müfredatta farklı toplumları tanıtacak imkanların kullanılması gerektiğini söyleyen Hartney, özellikle coğrafya, tarih, teknoloji ve din derslerinde bunların mümkün olabileceğini belirtti.

Birçok eğitmenin katıldığı konferans, daha sonra soru cevap bölümü ile sonuçlandı. Katılımcılar, bu tür konferansların bölgelerde belediyeler tarafından liderlik yapılarak organize edilmesi gerektiğini vurguladı. Konferansta alınan bir karar ile tartışılan ve sunulan tüm çözümler bir rapor halinde Enfield ve Haringey’deki tüm okullarla paylaşılacak.

Editör: Avrupa Gazete