ANTALYA (AA) - Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, "2026'nın sonunda yüzde 10'lu bir enflasyon rakamını görebileceğimiz kanaatindeyim. Dengelerin o zaman tesis edileceğini, ondan sonrasında pek çok problemi çözmenin de kolaylaşacağını düşünüyorum." dedi.

Aran, Antalya'da Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliğinin bu yıl 14'üncüsünü düzenlediği ve İş Bankasının ana sponsorluğunu üstlendiği "Uluslararası Resort Turizm Kongresi"nde, turizmin Türkiye için özellikle dış ticaret açığının finansmanı açısından kritik bir sektör olduğunu belirtti.

Bu yıl ve 2025 için turizm sektörüne ilave 1 milyar dolar kaynak ayırdıklarını ifade eden Aran, yatırım, sürdürülebilirlik ve renovasyon alanında bu kaynağın 612 milyon dolarlık bölümünü de kullandırdıklarını söyledi.

Aran, kapanan kredilerle birlikte kredi bakiyesinde de 1,5 milyar doları aştıklarının altını çizdi.

Turizm yatırımı için harcanan parayı, hem istihdama hem de döviz gelirine olan etkisi nedeniyle Türkiye için doğru harcama alanı olarak gördüğüne işaret eden Aran, "Enflasyona tesir eden bir kredi genişlemesi olarak değil, doğrudan enflasyonu düşürmeye yönelik hatta döviz açığımızı, dış ticaret açığını kapatmaya yönelik çok olumlu bir alan olarak görüyorum. O yüzden buradaki kredi sınırlamalarının, turizmdeki yatırımlara özgü olarak tekrar gözden geçirilebileceğini düşünüyorum." diye konuştu.

- "Şu anda 46 bin turistik otel ve işletmede turizm kartımız kullanılır durumda"

Turizm sektöründe İş Bankasının nakdi kredilerden aldığı payın geçen yıl yüzde 9,4 olduğunu, bu oranın yüzde 11,2'ye çıktığını, gelecek yıl ise yüzde 12,5 seviyesine ulaşmayı hedeflediklerini anlatan Aran, şöyle konuştu:

Albaraka Türk, 2025'te finansal gücünü ve sektörel etkisini artırmayı planlıyor Albaraka Türk, 2025'te finansal gücünü ve sektörel etkisini artırmayı planlıyor

"İş Bankasının turizm sektörüne desteğini rakamlarla göstermek arzusundayız. Şu anda 46 bin turistik otel ve işletmede turizm kartımız kullanılır durumda. Ülkemizde ilk defa bir banka, bir şubesini turizm alanına özgülemiş durumda. İlk turizm ihtisas şubemizin açılışını dün Antalya'da yaptık. Turizm ihtisas şubesi ve bir bankada turizm bankacılığı bölümünün olması, konuya nasıl stratejik yaklaştığımızı göstermesi adına kıymetli. Turizm ihtisas şubesini diğer şubelerden ayıran en temel özellik de turizmi bilen, turizmin sorunlarını bilen, turizm ajandasına hakim ve bu konuda İş Bankasının tüm ayak izlerini bilen bankacıların olması. Bu şubeyi, sadece bir finansman ihtiyacının giderildiği yer olarak görmüyoruz. Bunun, turizm sektörünü hangi sorunlar bekliyorsa, hangi projeler bekliyorsa o sorunların çözümünde, o projelerin yapılmasında beraber bir yol arkadaşlığı anlamına geldiğine inanıyorum."

İş Bankası ile turizm sektörünün bazı alanlarda birlikte hareket edebileceğini vurgulayan Aran, bunlardan birinin sürdürülebilirlik olduğunu dile getirdi.

Aran, bu konuda tüm turizmcilerin ajandasında olan, 2-3 yıl içinde yapmayı düşündüğü dönüşüm konularında bankanın o dönüşüm projelerinin sadece finansörü değil beraber tasarlayabileceği bir paydaşı olabileceğine dikkati çekti.

Teknoloji alanına da değinen Aran, Silikon Vadisi'ndeki inovasyon merkezi aracılığıyla dünyada turizmde teknolojisi ve yapay zeka alanında ne yapıldıysa sektöre aktarabileceklerini vurguladı.

Türkiye'de önlerindeki 2 yıl boyunca yapılacak turizm yatırımlarında 2,6 milyar dolarlık finansman ihtiyacı bulunduğunu söyleyen Aran, İş Bankasının bu ihtiyacın tümünü finans edebilecek güçte ve yeterlilikte olduğunu kaydetti.

- Enflasyon beklentisi

Türkiye'de yıl sonunda yüzde 44'lük bir enflasyon beklendiğini anımsatan Aran, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Tüm ülke olarak enflasyonu tekrar kontrol altına almak için üzerimize nasıl bir fatura düşüyorsa bunu ödemeye çalışıyoruz. Bunun sonucunda bu çizginin devam edeceğini ve bizim enflasyonla mücadelede başarılı olacağımızı, yıl sonuna geldiğimizde yüzde 50 olan politika faizinin önümüzdeki yıl sonunda yüzde 25'i görebileceğini, yüzde 44 olan enflasyon rakamının da aynı şekilde yarı yarıya azalıp yüzde 22'lik bir seviyeye inebileceğini düşünüyorum. Dolayısıyla bir yıl sonra sorunlarımızın en az iki kat hafifleyebileceğini düşünüyorum. Ama bu yolculuk yine kolay bir yolculuk olmayacak. Çünkü zor bir şeyi başarmaya çalışıyoruz. Bozmak çok kolay, tekrar yerine koymak, yapmak çok zor. O yüzden enflasyonu bizim arzu ettiğimiz tek hanelere indirene kadar 2025 yılı yeterli olmayacak. Bu çizgide 2 yıl devam etmemiz gerekecek. 2026'nın sonunda yüzde 10'lu bir enflasyon rakamını görebileceğimiz kanaatindeyim. Dengelerin o zaman tesis edileceğini, ondan sonrasında pek çok problemi çözmenin de kolaylaşacağını düşünüyorum."

2024 yılında 3 kredi derecelendirme kuruluşunun Türkiye'ye ilişkin not artırımlarına da değinen Aran, 2025'te ülke notunun bir basamak daha artmasını, bunun olması halinde CDS'in 200'ün altına düşmesini öngördüğünü söyledi.

Aran, 2025 sonunda çok daha dengeli, çok daha güçlü bir ekonomiye sahip olunacağını düşündüğünü sözlerine ekledi.


Kaynak: aa