Genel

Motosikletli kadın gezgin Asil Özbay, gezdiği ülkelerde yaşadıklarını "ayrımcılık" penceresinden anlattı:

- "İki kere İran turu yaptım. İkisinde de çok güvenli bir şekilde seyahat ettim. Çok misafirperverler, çok hoşsohbetler. Coğrafyası da çok güzel. Maalesef dünya medyasında ülkeler konusunda da özellikle doğu ülkelerine karşı ayrımcılık yapıldığını düşünüyorum"

Abone Ol

İSTANBUL (AA) - MEHMET KARA - Motosikletli gezgin ve akademisyen Asil Özbay, onlarca ülke ve yüzlerce şehirlik dünya turunda yaşadıklarını "ayrımcılık" penceresinden değerlendirdi.

İstanbul Gedik Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Özbay, 10 yıldır Asya, Afrika, Avrupa ve Güney Amerika'dan ülkelere motosikletle kıtalar arası yolculuk hedefini tamamlamak için aralıksız seyahat ediyor.

Seyahatlerinin çoğunu kısa belgeseller olarak yayınlayan Özbay, sosyal medya hesaplarından yaptığı paylaşımlarla karşılaştığı zorlukların yanı sıra farklı kültürleri, inançları, mimari stilleri ve bakış açılarını takipçileriyle buluşturuyor.

- Afrika'da "beyazlardan" kaçan çocuklar

Özbay, yaklaşık 14 ay kara yolu üzerinden motosikletiyle tek başına Afrika kıtasını dolaştığını söyledi.

Yolculuklarında kıtanın kültürel zenginliklerine odaklandığını ve farklı hikayelerle karşılaştığını dile getiren Özbay, "En çok şaşırdığım şeylerden biri, Afrika'da özellikle küçük çocuklar 4-5 yaşlarındaki çocukların hayatlarında ilk kez beyaz bir insana rastladıklarına şahit oldum. Beyazlara 'mzungu' diyorlar. 'Mzungu, mzungu geliyor' deyip, kendi dillerinde tabii kaçan çocuklar vardı." ifadesini kullandı.

Özbay, Asya ziyaretlerinden de bahsederek, doğu ülkelerine karşı uluslararası medyadaki ayrımcılığa işaret etti.

Asya seyahatleri boyunca hiçbir ciddi sorunla karşılaşmadığının altını çizen Özbay, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Pakistan, Hindistan, İran, Moğolistan gibi coğrafyalarda da uzun süre bulundum. Maalesef şunu söyleyebilirim, dünya medyasında özellikle doğu ülkelerine karşı bir ayrımcılık olduğunu düşünüyorum. İki kere İran turu yaptım. İkisinde de çok güvenli bir şekilde seyahat ettim. Çok misafirperverler, çok hoşsohbetler. Coğrafyası da çok güzel. Maalesef dünya medyasında, ülkeler konusunda da özellikle doğu ülkelerine karşı ayrımcılık yapıldığını düşünüyorum. Objektif bir şekilde, bir kadın gezgin olarak bunun altını çizmeyi seviyorum."

Özbay, "Dünya medyasında ülkelere, kültürlere, inançlara karşı büyük bir ayrımcılık var." görüşünü paylaşarak, kendi içeriklerinde objektif ve özgür bir şekilde kültürel zenginlikleri anlatmaya gayret ettiğini vurguladı.

- Kadın gezginler birçok konuda "pozitif ayrımcılığa" uğruyor

Motosikletle dünya turu hedefi için sıklıkla farklı ülkelere seyahat ettiğini anlatan Özbay, şu ifadeleri kullandı:

"Tek başına kadın olarak seyahat etmenin zorlukları bir erkek gezgine göre elbette daha fazla ama pozitif tarafları da var. Özellikle motosiklet gibi bir sorumlulukla seyahat ettiğimde başıma bir aksilik geldiğinde, bir arıza olabilir, daha çok yardım edildiğine şahit oldum. Mesela bir eve rahatlıkla misafir olabiliyorum. Dünyanın her yerinde, bir erkek gezgine göre bir kadının güvenilirliği her zaman daha yüksek. Bu pozitif ayrımcılığı daha çok yaşıyorum diyebilirim."

Özbay, ayrımcılıkla mücadelede "çocukların bakış açısından" faydalanılması gerektiğine vurgu yaparak, sözlerini şöyle tamamladı:

"Maalesef ayrımcılığı öncelikle medyanın pekiştirdiğini düşünüyorum. Bu bir ülkeye ait değil dünya medyasında da aynı şekilde. Maalesef ailenin pekiştirdiğini düşünüyorum. Aslında biz çocuk yaşlarımıza baktığımızda, ilkokul sıralarında Ermeni, Kürt, Türk ya da bütün azınlıklar bir arada birbirimizi severek, oyun oynayarak büyüyoruz. Hiçbir problem yok ama o küçük zihinlerimiz toplumun ya da ailemizin yönlendirmesiyle bambaşka bir şeye evriliyor. O yüzden çocukların yaşamındaki masumluğundan ve aslında objektif bakış açısından, şu an yetişkinler olarak ders almamız gerekiyor."