İSTANBUL (AA) - Türkiye Gıda Sanayii İşverenleri Sendikası (TÜGİS) ve Sürdürülebilirlik Akademisi'nin iş birliğiyle düzenlenen 10. Sürdürülebilir Gıda Zirvesi'nde "Gıda Sektörü Geleceğe Nasıl Hazırlanıyor?" başlıklı panel yapıldı.

ASKON, üyelerinin desteğiyle toplanan yardım kolilerini Suriye'deki ihtiyaç sahiplerine ulaştırdı ASKON, üyelerinin desteğiyle toplanan yardım kolilerini Suriye'deki ihtiyaç sahiplerine ulaştırdı

TÜGİS'den yapılan açıklamada 10. Sürdürülebilir Gıda Zirvesi'nde "Gıda Sektörü Geleceğe Nasıl Hazırlanıyor?" başlıklı paneldeki konuşmasına yer verilen Ülker Operasyonel Mükemmellik, İSG, Kalite ve Sürdürebilirlik Başkan Yardımcısı Süheyl Aybar, sürdürülebilirlikte en önemli faktörün su olduğuna dikkati çekerek, "Birleşmiş Milletler'in Su Kalkınma Raporu'na göre dünyada su kaynaklarının yüzde 77'sinin tarımda kullanıldığını belirtti.

Aybar, Türkiye'de de durumun farklı olmadığını aktararak, bu doğrultuda toprağın sağlığını korumak için onarıcı tarım uygulamalarını harekete geçirmek gerektiğini kaydetti.

Sürdürülebilir tarım için yapılması gerekenlere de değinen Aybar, şunları kaydetti:

"Verimli tarım uygulamalarıyla ülkemizin tarım alanındaki rekabetini güçlendirmeyi önemsiyoruz. İzlenebilirlik ve ormansızlaştırmayla mücadele gibi verimli tarım uygulamaları çalışmalarımız var. 2030'a kadar 10 bin dekar onarıcı tarım ölçeğine ulaşmayı hedefliyoruz. Suyu daha tasarruflu kullanmak için ise Kırşehir'de damla sulama projesi yaptık. Damla sulama yaptığımız alanın yanındaki parselde de klasik sulama olarak salma sulama yöntemi kullandık. Damla sulama yöntemiyle yüzde 75 daha az su kullanarak, yüzde 25 daha çok verim elde ettik. Bu sonuç salma sulama yönteminin topraktaki mineralleri alıp götürmesi sebebiyle ürün kalitesinin ve verimin düştüğünü ispatlamış oldu. Bu da verimli tarım uygulamalarına geçişin desteklenmesinin, sürdürülebilirliği sağlamak için çok önemli olduğunu gösteriyor."

- "İklim değişikliğine karşı verimliliği artıracak ve israfı azaltacak politikalar geliştirmeliyiz"

Strateji Danışmanı Ayşe Ayşin Işıkgece de, yenilenebilir enerji kaynaklarıyla uyum, planlı ve sözleşmeli üretim, planlı su kullanımı, fonksiyonel gıda ve vegan yaşam gibi başlıklar hakkında bilgi verdi.

Işıkgece, israf edilen gıda ve suyun dünya için kısıtlı kaynaklar olduğunu vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:

"Dünyadaki tüm su kaynaklarını beş litre farz edersek, insanlık olarak kullanabileceğimiz tatlı su miktarı sadece bir tatlı kaşığı miktarında. Yani tarımsal sulamada kullanılan su, bu tatlı kaşığının yüzde 95'ini oluşturuyor. Pandemiyle birlikte yeni normalimiz değişti, atık azaltma, karbon ayak izini azaltma gibi başlıkları konuştuk. Şimdiyse bu hedefleri gerçekleştirmek üzere rekabet yerine 'rekaberliği' konuşuyoruz. Güçlerimizi birleştirerek ve beraber hareket ederek iklim değişikliğine karşı verimliliği artıracak ve israfı azaltacak politikalar geliştirmeliyiz."

Veganlaşma trendinden de bahseden Işıkgece, vegan beslenmeye Z kuşağının yoğun bir ilgisi olduğunu ifade etti.

Işıkgece, "Toplam nüfusun yüzde 25'ini oluşturan Z kuşağının hayata bakış açısını ve hayatlarında neyi yapmayı hedeflediklerini anlamak, vegan beslenme gibi geleceğin gıda trendlerini de belirleyecek." yorumunda bulundu.

Kaynak: aa