Biz turizmde hep iyimser olmaya çalıştık. Ülkemizin daha fazla gelir elde edebilmesi için bu sektörü ayağa kaldırabilecek her türlü çalışmaya da destek verdik. Ancak, pandemide yaşanan olumsuzlukların turizm sektörüne darbe vurabileceği ihtimalini de hep göz önünde bulundurduk.
Acı olan şu:
Pandem nedeni ile verilen mücadelede ne yazık ki beklediğimiz noktaya gelemedik. Vaka ve ölüm sayılarının yükselmesi ile de özellikle turizmde tehlike çanlarının çalmaya başladığını gördük.
Geçtiğimiz günlerde Turizm Günlüğü internet sitesinde konu ile ilgili bir yazı okuduk. NBK Touristic Genel Müdürü Recep Yavuz’un kaleme aldığı yazıda vurgulanan şu: “Bu şekilde sezon uzamaz aksine kısalır.”
NBK Touristic Genel Müdürü Recep Yavuz, turizmde yoğun geçen bayram dönemi sonrasında yaşanabilecek muhtemel tehlikeye dikkat çekerek; “Turizm üzerine” başlıklı blog’unda bir yazı kaleme aldı. Son derece akılcı ve iyi bir değerlendirme olduğuna inandığımız bu yazı turizm sektörünü bekleyen tehlikelerin neler olduğunu ortaya koyuyor. Bazı olumsuzluklara da hazırlıklı olmalıyız.
“Akdeniz’de en çok turisti alıp; neredeyse en az aşı yapan ülke konumunda” olduğumuzu belirten Recep Yavuz; 2021 yılını turizmde en az hasarla kapatmamız adına yapmamız gerekeni yazdı.
Aşılanma tüm dünyada hız kesti. Yeteri kadar aşı var ama ikna olmayan hala milyonlarca insan var.
Sağlıklı bir hayata kavuşmanın tek yolu olarak tıp sürekli uçuk, hayali senaryolarla yayılan kirli bilgiyi ve olumsuz algıyı temizlemekte çok zorlanıyor.
Fransa gibi kimi ülkeler radikal kararlarla halkı aşıya zorlarken, Almanya gibi ülkeler kişi haklarının gölgesinde sorunu ikna etme yöntemi ile çözmeye çalışıyor.
Bazı ülkelerde aşı karşıtlarının gösterdiği sert tepkiler karamsarlığı artırıyor ve sürecin daha da zahmetli geçeceğini gösteriyor.
Ve bu ne yazık ki önümüzde çok hızlı yayılan Delta varyantı endişelerinin artmasına neden oluyor.
Bu itirazlar sürdükçe normalleşmeye kavuşmak uzayacak.
Bu gündemle girdiğimiz “hormonlu bayram” sonrası bizi nelerin beklediğini önümüzdeki günlerde göreceğiz.
Hem iç turizm hem dış turizm sürerken, yüz binlerce insan tatil yapma arzusu ile yer değiştirdi.
Maalesef Bayram görüntüleri hiç iç rahatlatıcı değildi. Bayramda koronayı unuttuk adeta…
Unuttuğumuz bir şey daha var: Aşılanmak
Yavaş başlayıp, sonradan hızlandığımız aşılanma sürecinde son günlerde bir yavaşlama söz konusu. Nedeni yeterli aşı olmaması değil.
Bir yandan birçok tedbir alarak, turizm hareketliliğini yakalamak isterken, öbür yandan aşılanmayarak hem içerde hem dışarda bir güvensizlik oluşturuyoruz.
Bugün itibarı ile John Hopkins Üniversitesi verilerine göre turizmin kalbinin attığı Akdeniz ülkelerinin aşılanma oranları şu şekilde:
Akdeniz’de en çok turisti alıp; neredeyse en az aşı yapan ülke konumundayız. Bunun sürdürülebilir olduğunu düşünmek mümkün değil.
Bu hız ile devam edersek, turist alan ülke konumundan her an çıkabiliriz. Ve bu şartlarda sezonun uzaması değil, aksine kısalması bizi bekliyor olabilir.
Artık yapılacak şey çok net ortada:
Bilime inanıp, aşılanmayı hızlandırmalıyız, yoksa koronadan kaçmanın sonu gelmeyecek.”