Basının en fazla ilgi gösterdiği sokak sanatçısı kim diye soracak olursanız bir çok kişinin cevabı Banksy olur.
Oysa yaşamını Londra'da sürdüren Galler'li sanatçı Pure Evil nam-ı diğer Charles Uzzell Edwards bu sorunun doğru cevabı! Sir Thomas Moore'un akrabası olması, ataları içinde 8 azizin bulunması, babasının herkes tarafından tanınanan bir ressam olması, eserlerinin Saatchi Galeri'de satılması, Banksy'nin ve Ein'nın yakın arkadaşı olması, Theatcher hükümeti sırasında Theacher'a tepkisini ülkeyi terkederek göstermesi, Londra'nın en çok ziyaret edilen galerilerinden Pure Evil'in sahibi olması O'nu sürekli basının gündeminde tutuyor. Hakkında yazılacak hemen hergün birşey buluyor İngiliz basını.
Çocukluğu ressam olan babasının sanatçı arkadaşlarının arasında geçmiş Charles Uzzell Edwards'ın. Saatlerce onların yanında oturur Popart, Picasso tartışmalarını dinlermiş. Henüz 10 yaşındaymış kanvas germeyi öğrendiğinde.
Sokakta ilk eserini babasını kaybettiği gece yapmış. Babasının anısına evinin duvarına yaptığı eserden sonra kendi kendisine her gün bir eser yapacağına söz vermiş.
“O yıllar sözümde duramadım belki ama bugün duruyorum"diyor.
Londra'da grafik ve moda okumuş. Theacher hükümetinin şu meşhur kelle vergisini protesto gösterisinde polisler tarafından tartaklanıp göz altına alınınca ülkeyi terketmeye karar vermiş. “Ülke artık yaşanmaz olmuştu" diyor o günleri hatırlarken...
Amerika'ya giderken aklında çok uzun süre kalma düşüncesi yokmuş ama 10 yıl kalmış!
Kaliforniya'da geçirdiği yıllar boyunca okuduğu bölümün büyük faydasını görmüş. Kendi markası olan 'Anarchic Adjustment' isimli sokak giyim markasını yaratmış.
10 yılın sonunda Londra'yı özlediğini farketmiş ve o gün sadece bir bavulla dönmüş ülkesine.
Banksy ülkeye yeni gelmiş işi gücü olmayan arkadaşına destek olmuş ve ona kendisine ait Santa's Ghetto isimli sokak sanat standında bir köşe vererek yeniden boyalarla haşır neşir olmasını sağlamış. Bir yandan resimlerini satarken bir taraftan da sokaklara bıraktığı yerden başlama kararı almış. Bugün Pure Evil'in simgesi, bir nevi imzası olan vampir tavşanları çizmeye başlamış Londranın her köşesine.
Londra'yı ziyaret edenlerin karşısına sıkça çıkan bu tavşanların aslında trajik bir öyküsü var. Çocuk yaşlarında silaha meraklı olan Charles kuzeninin evindeki silah kolleksiyonundan bir tanesini alarak bir tavşanı vurmuş. Öldürdüğü o tavşan bugüne kadar vicdanını hiç rahat bırakmamış. “O tavşanın bir gün gelip benden intikam alacağını düşünürdüm çocukken" diye açıklıyor çizdiği tavşanların pek de sevimli olmamasının nedenini. Kızının ismini de Bunny yani tavşan koyması da belki bu vicdan hesaplaşmasından kaynaklanıyor!
Saatchi Gallery ve kendi galerisi Pure Evil'de satışını yaptığı portreler bugün ikinci imzası Charles'ın.
Geçtiğimiz yıl Frienzi Art Fair'de en çok izlenen ve satılan eserler listesinde 3.sırasındaydı eserleri.
Galerist olmasını tesadüf olarak değerlendiriyor. Sokak sanatçısı dostlarına verdiği desteğin umduğundan daha etkili olduğunu gördüğü zaman bu işi devam ettirme kararı almış.
Bugünlerde galerisinde 13Nisan tarihinde açılacak olan Cosmo Sarson sergisi ile yine basının gündeminde Charles Uzzell. Bristol'da bir pub'ın duvarına yaptığı 'Dans Eden İsa' (Breakdancing Jesus) eseri ile bütün dünyada tanınan, son on yılda yapılan en iyi grafiti sıralamasında birinci seçilen Cosmo Sarson'ı ve sonrasında diğer sokak sanatçılarının sergilerini izlemek için galeriyi mutlaka ziyaret edin derim.
Haftaya görüşünceye kadar sanatla kalın!