Bugünlerde İtalya’da çizmenin topuğunda Adriyatik denizi kıyısında çok fazla bilinmeyen sessiz kendi halinde bir balıkçı kasabasındayım. Milano’da tanıştığım bir arkadaşım aslen buralı yoksa Monopoli turistler tarafından çok tanınıp ziyaret edilen bir kasaba değil. Asıl amacım biraz kafa dinlemek, temiz hava, sağlıklı beslenme, bol yürüyüş ve hala çok zayıf olan İtalyancamı ilerletmek. Londra, İstanbul ve Milano gibi stresli, havası kirli şehirlerde yaşayınca detoks bir lüks değil gereklilik halini alıyor.
Tatillerimde nerde konakladığım benim için çok önemli. Merkeze ve denize yakınlığı tercihlerimin başında geliyor. Monopoli'de ilk kaldığım yer merkezde dar bir sokağın içinde şahane taş bir bina 1600 ler de yapılmış. Sahipleri çok genç bir İtalyan Alessandra ve kız kardeşi. Odaya adım atar atmaz neredeyim diye düşünüyorsun. Öldüm de tekrar Ortaçağ da mı uyandım? Monopoli zaten Ortaçağ zamanını hala çok güzel koruyan küçük bir balıkçı kasabası. Dar sokakların, beyaz evlerle bir bütünlük sağladığı öteki İtalyan şehirlerinden farkı yok gibi gözükse de burada deniz bir başka renk. Çoğu zaman koyu lacivert bazen de zümrüt yeşili. Eski marinada ki kıyıya çekilmiş sandallarla aynı renk oluyor bazen. Bu ikinci gelişim ama ikiside yaz sezonu olmadığı için denizi sadece seyretmekle yetiniyorum, sahilde eski şarkılar dinleyerek sosyalleşen emekli amcalarla sohbet ediyorum yada fotoğraf çekmek yad çektirmek için anlık arkadaş olduğum öteki turistler.
Küçük bir balıkçı kasabası dedim ya söz veriyorum burada deniz ürünlerine doyacaksınız. Normal balık çeşitlerini saymıyorum bile deniz kestanesinden, midyeye, kalamarından ahtapotuna kadar bütün denizaltı varlıkları burada. Ahtapot ile yakınlığı, salatasını denemekten öteye gitmeyen ben bile sevgili Google sayesinde yararlarını öğrenince detoks listeme hızlı bir giriş yaptı. Düzenli olarak ahtapot tüketen insanların prostat, pankreas, mide, kolon ve akciğer kanserine yakalanma riskleri oldukça düşükmüş. Kalp ve damar hastalıklarının yani sıra, bağışıklık sistemi sorunları ve gelişim bozukluklarına karşı da oldukça faydalı olduğu kanıtlanmış. Ahtapotun içerdiği Taurin adlı antioksidan sayesinde vücudun strese karşı direncini koruduğunu biliyor muydunuz? Kolesterolü olanların daha az tüketmesi gerekiyormuş.
Bu satırları okurken içinizden geçiriyorsunuz tabi Ahtapot yiyecek kadar zengin miyiz diye e haklısınız tabii... Bizim oralara pek balık falan uğramaz Marmara’nın mazotlu hamsilerini yeriz. İngiltere de ise 1000 yıl buzlukta kalmış olanlarını. Monopoli de günlük tutulup günlük satılıyor. Ahtapotun kilosu 13 Euro mesela....
Hayat bu kasabada çok yavaş akıyor. Bütün restoranları, kafeleri barları dolaştım sayılır. Kafe Napoli’nin tarihi atmosferinde kapuccino içip kremalı küçük tartlarından denemeyi. Tesadüf eseri keşfettiğim ve karidesli salatasının bağımlısı haline geldiğim, güler yüzlü Beatrice ve yetenekli gerçek bir şef olan eşi Stefano'nun işlettiği kafe Sabatelli’yı çok ama çok sevdim.
Dar ve beyaz sokakları, balıkçı tekneleri, taş binaları, denize sıfır kalesi, büyüleyici katedral ve kiliseleri, minik barları, lacivert denizi ile beni büyüleyen Monopoli’yi mutlaka ziyarete gelin İtalya’nın gerçek yüzü ile tanışın.
Haftaya görüşmek üzere.
