İngiltere sınırları içinde yapılan "Up-fest", "City of Colours", "Sand Sea Spray" gibi bu sayfada çok sık yer verdiğim sokak sanatı festivallerine bir yenisi daha eklenmişti geçtiğimiz yıl.
Manchester'da "Cities of Hope" isimli bir platform yine aynı isimle 9 gün süren bir organizasyona imza atmıştı.
Uluslararası alanda isim yapmış, sokak sanatı ruhunu yaptıkları eserlerle yaşatan, yardım kuruluşlarının deyim yerindeyse sağ kolu olan 9 sanatçıyı davet etmişti kuruluş Manchester'ı renklendirmeleri için.
Festivalin ana konusu olan sosyal adaletsizliğin altını çizmek için de şehirde bu konuda faaliyet gösteren yardım derneklerinin sesi olmaları istenmişti sanatçılardan.
Guardian Gazetesi geçtiğimiz günlerde büyük bir sayfa ayırmış Manchester'ı güzelleştiren bu sanatçılara ve eserlerine.
"Festival, üzerinden bir yıl geçmesine rağmen neden hala gazeteye konu oluyor"un cevabı bir sene içinde şehri ziyaret eden sanatsever turistlerin sayısında gizli!
Son bir yılda Manchester hiç görmediği turist sayısını yakalamış.
Belediye başkanı da sanatçılara özel bir davetiye göndererek istedikleri zaman gelip şehirde eserlerini sergileme özgürlüğü vermiş.
Bu sanatçılar yakında yeniden Manchester'da buluşacak. Her ne kadar festival olmasa da Manchester'ı renklendirmeye devam edecekler.
Manchester'a gidip eserleri görmek isteyen sanatseverler için ufak bir hatırlatma yapayım kim ne yapmıştı geçen yıl;
Faith47 eşcinsel hakları,
Martin Whatson çevre,
Hyuro savaş çocukları,
Axel Void varoluşçuluk,
C215 evsizlik,
Phlegm üçüncü dünya ülkelerinin borçları,
Case engelli vatandaşlar,
Pichiavo savaş,
Dale Grimshaw sığınmacılar için
hala renklerini koruyan birbirinden güzel 9 yüksek bina boyamıştı.
Sokak sanatı festivallerini ben de çok önemsiyorum.
Bu festivaller sayesinde uluslararası sanatçıları ve eserlerini yakından tanıyor, ortak paydada buluştuğumuz insanlarla tanışıyor, sanatçıların eserlerini kolleksiyonlarımıza ekleme fırsatı buluyoruz.
Bu tarz festivaller izleyicilere hem grafiti ve sokak sanatının eğlenceli doğasının tadını çıkarma hem de sanat ve sosyal sorumluluk bilincinin farkındalığını aynı potada eritme fırsatı sunuyor.
En başından beri sokak sanatı bir çoğumuzun görmezden geldiği ya da tek başımıza üstünden gelemiyeceğimiz sosyal adeletsizliğe karşı savaş veriyor,
güçsüzlerin sesi oluyor, acı çekenlerin yanında duruyor.
Sokak sanatı ruhunu yaşatan, sessizlerin sesi olan bir çok sokak sanatçısı da çoğu politikacının başaramadığını başarıp tarihe not düşüyor. Banksy gibi, Shepard Fairy gibi, Blu gibi...
Onların sanatı belki duvarlardan siliniyor ama etkisi ruhlarımızda "umut" diye fısıldamaya devam ediyor.
Hiç kaybolmadan!
Tıpkı "Cities of Hope" yani "Umudun Şehirleri" gibi...
Haftaya görüşünceye kadar sanatla kalın!
